24 Ekim 2017 Salı

Beklemenin Dayanılmaz Sancısı

               Beklemek ya da bekletilmek ölümle eşdeğer bu hayatta. Çok zordur bekleyen olmak. Israr kıyamet sabretmek. Zordur sabra sahip olmak. Beklenen kişi merak ediliyorsa birde, o işte en zoru.
               Bilir misiniz, bir insan beklerken kalp krizi geçirebilir. Bekletmemek çok kolayken, neden bekletmek tercih edilir?
               Beklemekten sıkıldım. Daha kaç yıl o aşkı beklemeliyim. Büyükler, dillendirme kızım söyleme öyle sualler sorulmaz, der. Ama ben ne zaman dinledim ki onları? Ondandı belki de, beni yok saymaları, hor görmeleri.
Neden insanlar daha üstün birine karşı gelmekten korkar? Hayır, yanlış anlamayın din açısından değil; sadece körü körüne söylenenlere inanmak benim için çok zor. Nasıl başarıyorsunuz bunu? Söyleyin bende yapayım. Söyleyin bende artık sizler gibi olayım yalvarırım.
               Palas pandıras inanmaya da razıyım sadece nasıl onu öğretin bana. Ben bilmiyorum yalanlara inanabilmeyi. Anlıyorum işte. İster lanet, ister lütuf deyin. Benim için fazlasıyla yıkıcı tek bildiğim bu. Bir de o mutlu olmayanlar, sahte mutluluğu nasıl yakalıyorsunuz? Bana öğretin, bilemeyecek kadar yorgunum. Sadece yorgunluk da değil üstelik bitiğim. Ruhumun feryadı kulaklarımda çınlıyor. Bu kadar zor olması asla sahip olamayacağım anlamına mı geliyor?
               Çok soru sordum yine, kimsenin yanıtlayamayacağı kadar çok soru. Yorulmasınlar söyleyin. Ben buradayım. Bekliyorum. Ölmeden, ölemeden bekliyorum. Sadece beklemek. Soğuktan uyuşan bedenim düşene kadar beklemek.
               Neden mi karamsarım? Beklediklerim olmaz benim.
Neden mi böyle oldum? Çok bekledim. Soğuk tüm haşmetiyle beni de soğuttu. Sonra ısınamaz oldum. Soğuk vurdu çiçek açan dallarımı. Çiçeklerimi kaybettim. Tomurcuklarım çiçek olamadan öldü. Ben küçük bir filizdim; rüzgar, soğuk, yağmur demeden bekledim. Beklerken kaybettim çoğu özelliğimi. Beklerken kaybettim kalbimi. Beklemenin ne demek olduğunu bilmiyor ve bana inanmıyorsanız eğer, bir bilene sorun.
Annesini bekleyen çocuğa sorun; soğuk ne demek?
Yârini bekleyen kadına sorun; umudunu kaybetmek ne demek?
Kocasını bekleyen vefakar eşe sorun; camda beklerken ki o ümidini ve heyecanını.
Aldatılmış adama sorun; nasıl yiter ümitler?
Bana sorun, sıra gelirse tabi, ellerinin ısınmaması ne demek…
Gözlerim dalarken ufuk çizgisine tam olarak bunları düşündüm. Beklerken ufka bakmak iyidir.
Aklımda ki sorular dilimden firar etti, alçakça döküldüler caddeye. Sordum herkese; üşüyor mudur, beni düşünüyor değil mi, yakalamış mıdır otobüsü, buraya gelecekti yoldaydı, yoldadır değil mi, beni bırakmaz bırakamaz gitmiş olamaz değil mi? Ölmemiştir o, ölemez beni bırakamaz. Bırakmazdı. Nerede saklıyorsunuz onu? Beklediği mi biliyor mu? Hadi verin geri bana onu, lütfen. O beni severdi, seviyorum demişti. O yapmaz bunu. Karanlıktan korkar o, getirin bana. Verin bana geri onu. Beklemek ölümden beter. Bekletmesin beni söyleyin, gelsin.

Ben onu aynı yerde, aynı köşe başında bekliyorum. Dolunay olmadan gelsin. Gelsin de son bir kez göreyim onu.

Hiç yorum yok: